Yaşamanın hakkını vermek nedir
Lisede okuduğum kitaplardan biriydi; Mina Urgan’nın Bir Dinazorun Anıları kitabı. Çok etkilenmiştim. Kitabı bitirdiğimde ben de yaşadım diyebilmek, hayatı yaşamak. İnsanın hayatını, dolu dolu yaşayıp başkalarına aktarması ne güzel dediğimi anımsıyorum.
Kendini bulmak, iyileşmek içinde deneyimlemek gerekiyor. Kadın olsun erkek olsun aslında hiç fark etmiyor. Önemli olan o yola çıkmak. Tek başıma bu keşife çıksam da yolda nice anı edindim.
Geçen bir arkadaşım ah senin yerinde olsam neler çeker eklerdim, dedi. Bu bana hep koşmayı düşündürdü hep koşmak hep bir amaç uğruna koşmak. Bazı videolara bakıyorum, izlenme amacıyla İngiltere’de yaşam hakkında bile o kadar yanlış şeyler söylüyorlar ki bu da yine bu kaygıyı içerisinde barındırıyor.
Bir dinazorun anılarında şöyle diyor, Urgan; “Küçük mutluluklarım dışında, iki büyük mutluluk kaynağım vardır. Biri kitap okumak, öteki deniz.”
Ben de not almak iz kalsın diye mutlulukla ilgili annemle babama benimle ve kardeşimle ilgili en mutlu oldukları anı sordum.
Annem, ilk diş hediğimi ve ilk doğum günümü söyledi babamda evimizin karşısındaki marketten gidip istediğimi alabileceğimi aldıklarımı yazdırmamı söylerdi. Ben de gidip istediklerimi alırdım bir gün market sahibi İsmail amca bana bu ayki ödeme yapıldıktan sonra alabileceğimi söylemişti ben de artık o markete gitmemiştim başka markete gidip alıyordum çünkü bunu babama söylemeliydi bana söylemesi hoşuma gitmemişti bu benim sorunum değildi hassas gururlu çocuk 🙂 Sonra İsmail amca babama benimle konuşmasını yanlış anladığımı söylemişti çünkü iyi bir müşteriyi kaybetmişti 🙂 sonra babamla gitmiştik açıklamıştı. Babam içinde buradaki dik duruşum en mutlu olduğum anmış.
Mesele anları yakalamak, görmek, hissetmek.. Başkası olmadan, başkalarına bir şey ispat etme çabasında olmadan.. Elimizdeki telefonlarla anı daima yakalıyor muyuz sizce asıl meseleler kaçıp gitmiyor mu? Bence anne, babanız hayattaysa onlara şimdi sizinle ilgili en mutlu anınızı sorun, derim. Artık şuraya daha derinden bakıp fark etmeye çalışıyorum zaman hızlıca geçiyor ..
Özgürlük bana göre; keşfetmek sanat, edebiyat, kendin olmak seçebilmek, düşünmek, iyiye güzele odaklanabilmek..
“Çünkü bizi derinden yaralayan olayları hiç anmamak, tümüyle unutmak, daha doğrusu unutmuş gibi davranmak zorundayız yaşamaya devam edebilmek için.”
“Başladığım her ne ise, hoşlanmadığım yerde bırakmaya karar verdim. Kitabı da, insanı da…”
#yoldamalezyada ne yesek, nereye gitsek üzerine YoldaTV ücretli abonelerine bilgiler göndermiştim. Sizde abone olmak isterseniz abonelik kısmına bakabilirsiniz. Biliyorsunuz, buradan elde ettiğim geliri dayanışma amacıyla kullanıyorum.